Çanakkale'nin Eceabat kumsalında Akdeniz'e özgü deniz kaplumbağasının yuvası ve yavruları sevinç yarattı. Yumurtadan yeni çıkmış 32 yavru bulunması bilim insanlarını büyük heyecana soktu.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Deniz Kaplumbağaları Araştırma ve Uygulama Merkezi (DEKUM) bünyesindeki bilim insanları tarafından yapıldı. Tarihi Gelibolu Yarımadası sınırları içinde yer alan Eceabat ilçesi sahilinde 50 yumurtalı caretta caretta yuvası buldu.
DEKUM Müdürü Prof. Dr. Şükran Yalçın Özdilek, trthabere verdiği bilgilerde caretta carettaları 65 milyon yıldır varlığını sürdüren zeki hayvanlar olarak tanımladı.
"Caretta caretta yuvaları genelde bilinen Muğla'dan başlayıp Hatay'a kadar uzanan sahilde bulunur. Son zamanlarda tek tük Kuşadası ve Urla kumsalında olmak üzere İzmir'de görüldü. Şimdiye kadar Kuzey Ege'de ve Marmara'da ilk kez bu keşif ile caretta caretta görüldü.
Çalışmayı yapıp ekip tarafından verilen bilgiye göre bu keşif hem sürpriz olmuş hem de büyük heyecan yaratmış. Bu keşfin ise çalışmayı yapan ekibin bu bölgelerde yuva olabileceği öngörüleri üzerine başlamış. DEKUM olarak 10 yıldır yapılan çalışmalar sonucunda bu keşfin gelmesi mutluluk ile karşılanmış.
Caretta Caretta yuvaları incelenecek
Çevre bilincinin arması ile birlikte deniz kaplumbağalarının korunması için kurumsal çalışmalar hız kazanmış durumda. Koruma altında olan tür Caretta Caretta kaplumbağalarının bu koruma kalkanı ile birlikte sayılarının artmış olabileceği ve farklı bölgelere yapılabileceği varsayılmaktadır.
Çok eski tarihlerde, 1918'de yazılmış kitaplarda geçen bilgilere göre Gelibolu yakınlarından geçen gemilerle sürüler halinde kaplumbağalar görüldüğü bilgisi yer almaktadır. O zamanlar kara kaplumbağası olarak tahmin edilmiştir.
Yuvanın Marmara Bölgesi'nde ilk kez görülmesinin nedenleri tarihsel olarak mı veya iklim değişikliğinin bir sonucumu olduğu araştırılacak. Bu nedenle bu keşif Dünya için de önemli
Buluşu yapan ekip yazın sonuna denk gelen bu buluş ile büyük sevinç yaşamış. Çevre ve doğal yaşamın korunması gelişimi ve araştırılması için yapılan çalışmaların eni yeni buluşları beraberinde getireceği kesin.
Birbiral ailesi olarak çevre ve doğal yaşama katkı sunan kurum ve kişilere şükranlarımızı sunuyoruz.